
Dil… Kesinlikle üzerine daha çok konuşup, daha çok anlatmamız gereken bir konu. Bence yaşamın en temel yeteneği olan konuşmanın önemini çok hafife alıyoruz. Günlük hayatımızın hepsini kaplayan konuşma ve içerdiği sözcükler sayısız anlama geliyor. Bizlerin duyguları, düşünceleri, amaçları, hayalleri, kalp kırıklıkları ve daha nicesi. Oldum olası bu konu beni hep heyecanlandırmıştır. Dediğim gibi sözcüklerin gücünü çok önemsiyorum. Bir kişinin üzerindeki etkisini düşünmenizi istiyorum. Birini öven sözcükler sarf ettiğinizde kişiyi mutlu edersiniz, aşağılayıcı sözler söylerseniz kalbini kırar veya üzersiniz. Hatta bunları yaparken illa onları mutlu etmek veya üzmek kastıyla yapmanıza gerek bile yok, gerçek olmasalar bile etkileri azalmıyor. Elbette içtenlik önemli ama sözcükler onsuz hala tek başlarına yeterince güçlü oluyorlar. Neredeyse bir silah gibi. Karşıdakini yenmenizi sağlayacak, sizi daha üstün kılabilecek bir silah. Tehlikeli mi? Kesinlikle. Ama bunun içinde kurallarımız var. Yasaklı kelimelerimiz, ayıpladığımız, hoş görmediğimiz kullanımlar. Bunların tümüyle sözcükler mutlak güce sahipler. Sözcükler herkesin sahip olduğu bir güçtür. Kişilerin kendilerini ifade edebilmelerinin yegâne yoludur. Karşınızda ki kişiyle bağ kurmanızı sağlar. Aranızda ki bağları güçlendirir.
Herkes aynı manayı yüklemez sözcüklere. Benim için bir sözcük farklı hisler uyandırırken sizlere farklı hisler uyandırır. Mesela bir söz okuduğumuzu varsayalım, bilirsiniz bazen bazı sözler kişiler üzerinde hayat değiştirici etkiler bırakabiliyor, benim hoşuma gitmeyen veya çokta bir şey uyandırmayan bir söz o ama siz belki de saatler ve günler boyunca düşünüyorsunuz onu, size hissettirdiklerini. O sözü yazıp tekrar tekrar okuyorsunuz, size umut oluyor, güç veriyor. Belki çok bir şey çağrıştırmamış olabilir size bu örneğim ama bu tarz bir söz ile karşılaşmış biri olarak temin edebilirim ki nefesinizi bile kesebilecek bir deneyim. Ayrıca bunun negatif bir örneğini verebiliriz. Aşağılama ve hakaret sözcüklerinin kişi üstünde travmaya gidecek kadar etkisi olduğunu her birimiz biliyoruz. Kişinin kendine olan güvenini, kendini görüş biçimini hatta kendince değerini bile değiştirebiliriz. İşte bu kadar güçlüdür sözcükler.
Günlük hayatımda çok başıma oldukça gelen bir durumdan da bahsetmek istiyorum, çok yakalayamıyorum bu fırsatı. Elbette sözcükler çok önemli, elbette çok etkililer ama gerçekten yeterliler mi? Her şey için yeni kelime bulmak sadece bir söz mezarlığı yaratmamıza sebep olacaktır. Sonuçta o kadar kelime olsa bile ne kadarını bilmemiz mümkün ki? Yine de ben çoğu zaman sözcük eksikliği çekiyorum. Söylemek istediklerimi anlatmak bazen çok zor olabiliyor asla o mükemmel sözcüğü bulamıyorum ve sonuç olarak eksik kalıyor. Bence bunu yaşan tek kişi ben değilim. Mesela birisi nasıl olduğunuzu sorduğunda gerçekten tam anlamıyla anlatamama durumunu yaşıyorsunuz değil mi? Aslında mutsuz değilsiniz ama mutlu da değilsiniz, boş hissediyorsunuz ama bir o kadar da dolusunuz. Ne derseniz deyin yeterli gelmiyor. Hisleriniz sözcüklerden büyük kalıyor ne kadar zorlarsanız zorlayın sığdıramıyorsunuz. Bu her durumda gerçekleşebilir. Özellikle filmlerde ki itiraf sahnelerinde buna çok rastlıyorum. Karakterler hislerini sözcüklere dökerken zorlanıyor, ince bir şekilde özenle seçiyorlar kelimelerini ama yine de tam anlamıyla hislerini ifade edemiyorlar. Bildiğiniz, deneyimlediğiniz sözcükler kadar varsınız ve anlaşılırsınız. Bu sadece kelime dağarcığıyla ilgili olan bir şey değil yanlış anlamayın lütfen. Herkesten çok kelime bilseniz de her deneyim kişiye özgüdür, sizinle aynı şeyleri hissetmiş, düşünmüş birileri yoksa orta da, öyle bir sözcükte yok demektir. Bu konu da en yardımcı olan şey kesinlikle yeni dillerdir. Yeni diller yeni sözcükler, yenidünyalar demektir. Tabii ki önce kendi dilimize yeterinde hâkim olup keşfettikten sonra.
Sözcükler ve güçleri kesinlikle göz ardı edilemez umarım bir gün elimizde ki gücü olması gerektiği gibi kullanmayı öğreniriz. Sözcüklere daha nice anlamlar verilecek, anlamlar kaybedecek. Sonuçta sahip olduğumuz her şey yine sözcükler olacak.