
Maviydim senden önce
Şehrimin ufuğunda süzülürken
Dalgalarımdan ve gökkümden taşarken
Sığamazken kendimin kendine,
Sığınmaya çalıştım senin şehrine.
Varmış her şehrin bir mezarlığı
Ellerimle kazıdığım mezar,
Kara toprakla değil kara gözyaşıyla kapandı.
Düşen yaşlar mavi olamaz artık,
Yağmalıdır şiddetle bir fırtına gibi.
Orada bir yıkıntı var senin başlattığın.
Aitliğim yok artık hiçbir şehre
Dalgalar yükseldi gökkubbeyi deldi.
Seni gömdüğüm mezarı sular bastı,
Bundan sonra yakamayacaksın kalbimi.