İncelemeSayı 21

Kutadgu Bilig’in Işığında İdeal Hayat

Kerem Yavuz KAYA | RİZE TOBB Fen Lisesi, 11-D

Kutadgu Bilig, Türk edebiyatının klasik eserlerinden biridir ve 11. yüzyılın başlarında Yusuf Has Hacib tarafından yazılmıştır. Bu önemli eser, Türk kültürünün derinliklerine ışık tutan ve öğütlerle dolu bir ahlakî rehberdir. Kutadgu Bilig; yöneticilere ve devletin üst kademelerine öğütler vermekle beraber özellikle ideal bir hayatın nasıl olması gerektiği konusunda önemli öneriler içerir. Kutadgu Bilig’de üzerinde durulan değerler bütün insanlığın ortak değerleri olmakla birlikte özellikle Türk ve İslam toplumlarında bu değerlere daha fazla önem verilir. Bu değerlerin ışığında, Kutadgu Bilig’de “ideal yaşam” için bir çerçeve çizilir. Yusuf Has Hacib, bu çerçeveyi eserinin tamamına yaymıştır. Karakterler arasındaki tartışmalarda, Ay-Toldı’nın vasiyeti, Ögdülmiş ile hükümdarın konuşmaları gibi birçok yerde ideal hayata dair öneriler ve yol gösterici nitelikte öğütler bulunur. Yusuf Has Hacib’in bu öğütleri yalnızca o zamana özgü değildir. Hangi dönemde olursa olsun insan hayatının güzel bir şekilde yürümesi ve toplumsal hayatın düzenlenmesi için onun öğütleri üzerine düşünmek ve bu öğütlerden ibret almak gereklidir.

Yusuf Has Hacib, bilgeliğin ve öğrenimin önemini her güzelliğin ön koşulu olarak kabul eder. Bilgeliği yalnızca çok bilgili olmak anlamında değil, aynı zamanda güzel ahlaklı ve sağduyulu olma durumu için de kullanır. Ona göre bilgelik, cahil olmamaktır. İyiliğe ve güzelliğe giden yolun bilgelikten geçtiğini savunur. Cahilliği kör ve sağırlığa benzeterek bilgeliğin ne derece önemli olduğunu anlatır. Ayrıca yalnızca bireyin değil, toplumun da bilge veya en azından bilgenin peşinden giden bir nitelikte olması gerektiğini söyler. Bunun yanında bilge kişinin çevresinde de bilge insanlar bulunması gerektiğini ve onlarla dostluk kurması gerektiğini söyler. “Bana arkadaşını söyle, sana kim olduğunu söyleyeyim.” atasözünde olduğu gibi kişinin çevresi ne kadar bilge ve bilgelik sevdalısı ise kişi de aynı özelliklere sahiptir.

Ona göre bilgelik, bir yöneticide veya bireyde bulunması gereken en yüce ve en önemli özelliktir. Bilge olmadan yahut bilgeliği sevmeden bir insanın huzura erişmesi ona göre imkânsızdır. Bilgelik için de okumanın ve öğrenimin çok önemli olduğunu söyler. Eğitim, insanları bilgelik yoluna ileten bir rehber gibidir. Eğitimin değeri ölçülemez. Eğitim ile insanlar bilginin ve güzelliğin ışığına ulaşır. Cahilliğin karanlığı aydınlanır ve insan yüce bir bilince ulaşır. Bu doğrultuda bilgelik ve ona giden yol olan eğitim, ideal hayat için olmazsa olmazdır.

Eserde ideal bir hayat, adaletin hâkim olduğu bir toplumu içerir. Toplumda adaletin olması için öncelikle yöneticiler adaletli olmalıdır. Yönetici ne kadar adaletli ise o toplumda adalet o denli yaygın ve önemli olur. Adaletli davranan yönetici, halkını huzura ve güzelliğe ulaştırır. Yönetici adaletli oldukça toplumdaki adalet anlayışı gelişir ve kademe kademe yaygınlaşır. Yöneticinin adaleti tüm toplumu etkiler. Onun adaletinden örnek alan insanlar kendi özel hayatlarında da adaletli davranmaya ve adaleti yaymaya başlar. Ayrıca adalet, yöneticinin yönettiklerine karşı bir sorumluluğudur. “Adalet mülkün temelidir.” sözü ile paralel olan bu düşünce Kutadgu Bilig’in ilk bölümlerinden itibaren hâkimdir.

Adalet yalnızca bir suçun yargılanmasında veya bir suçlunun cezalandırılması sırasında mevcut değildir. Bir insanın günlük hayatındaki neredeyse her davranışında adalet mevcuttur. Adaleti yalnızca maddi olarak sınırlandırmak, ona haksızlık olur. Maneviyatta da hazır bulunan adalet, güzel bir hayat ve huzurlu bir toplum için vazgeçilmezdir.

Ahlaki değerler, Kutadgu Bilig’in en önemli konularından biridir. Ahlaki değerler sayesinde toplum düzeni sağlanır. Güzel ahlaka sahip bireylerden oluşan toplum huzura kavuşur. Ahlak ile hayat iç içedir ve güzel ahlak olmadan güzel bir hayat yaşanamaz. Yusuf Has Hacib, ahlaki değerlere verdiği önemi eserinin tümünde yansıtır.

Kutadgu Bilig’de dürüstlüğe çok önem verilir. Dürüstlük, erdemli bir kişide olması gereken özelliklerin başında gelir. Dürüstlük insanlar arası ilişkilerin sağlıklı olmasına yarar. Yusuf Has Hacib’in dürüstlük ile ilgili görüşleri, “Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.” sözünü akla getirir. İnsanın içi ile dışının bir olmasını, her durumda dürüst davranmasını öğütler.

Cömertlik, çok önemli ahlaki değerlerden biridir. İslam ahlakında da azımsanmayacak bir yere sahip olan bu değerin önemi, Kutadgu Bilig’de de birçok yerde vurgulanır. Bunlardan belki de en akılda kalıcı olan Ay-Toldı’nın hastalığa yakalanmasının ardından mallarını niçin biriktirdiği ve cömertlik sergileyerek halka dağıtmadığından yakınmasıdır. Bu tarz örnekler ile Yusuf Has Hacib cömertliği öğüt olarak verir ve ideal insanın oldukça cömert olması gerektiğini belirtir.

Sabır, Kutadgu Bilig’de vurgulanan değerlerden bir tanesidir. Sabretmenin ne denli zor ancak bir o kadar da değerli bir davranış olduğu eserde birçok kısımda belirtilir. Aceleye getirilen işlerin bir sıkıntı çıkaracağı eserde “Acele işe şeytan karışır.” atasözü bizzat kullanılarak belirtilmiştir. Ayrıca her türlü maddi ve manevi zorluğa karşı sabredilmesi eserin ana fikirlerindendir. İslam dininde de sabrın önemi göz önüne alındığında Kutadgu Bilig’in bu öğüdü de yabana atılamaz.

Hoşgörü kavramı, en çok vurgulanan değerlerdendir. Canlı cansız tüm yaratılanlara karşı hoşgörü duymanın ne denli ulu bir iş olduğu eserde çokça geçer. Ayrıca bu hoşgörünün yalnızca eşe dosta karşı değil tüm insanlığa karşı olması gerektiğinden bahsedilir. Kutadgu Bilig’in hoşgörü öğütleri akla Yunus Emre’nin “Yaradılanı severim, Yaradan’dan ötürü.” sözünü getirir. Yunus Emre’nin hoşgörü anlayışı ile Yusuf Has Hacib’in hoşgörü anlayışları birbirine benzer ve ikisi de tüm varlıkları kuşatır.

Kutadgu Bilig’de belirtilen ideal yaşam için güçlü bir devlet yapısı da gereklidir. Yöneticilerin bilgeliğe ve erdemlere sahip olması tek başına yeterli görülmez. Bu ideal devlet düzeni için devlet yönetiminin eski Türk devletlerinde olduğu gibi “Devlet halk içindir.” anlayışı ile kurulması gerektiğinden bahsedilir. Devletin gücü, adaletin ve ahlaki değerlerin korunması için bir araç olmalıdır. Devlet, elindeki otoriteyi halkın yararına kullanmalıdır. Çünkü halkın refahı, devletin devamlılığını belirler. Halkın yararını gözetmeyen bir devleti kalıcılığı yakalaması imkânsızdır. Halk huzura eriştikçe devlet güçlenir, büyür ve ebedileşir.

Kutadgu Bilig, ideal bir hayatı tasvir ederken, her ne kadar yöneticilere birçok sorumluluk yüklese de her bireyin de ideal toplumu oluşturmak için sorumlu olduğunu söyler. Her birey kendi ruhsal gelişimini önemsemelidir. Kendini cahilliğin karanlığından ve önyargıların tehlikeli dünyasından kurtarmalıdır. Birey kendini geliştirdikçe çevresini geliştirir. Böylece zincirleme bir şekilde toplum gelişir ve refah seviyesi yükselir. İdeal bir toplum düzeni, o toplumdaki herkesin sorumluluğundadır.

Sonuç olarak, Kutadgu Bilig, Yusuf Has Hacib’in derin düşüncelerini içeren önemli bir eserdir. İdealize edilen hayat, adaletin hâkim olduğu, ahlaki değerlere bağlı bir toplumu içerir. Eğitim, bilgelik ve güçlü devlet yapısı da bu ideal hayatın ayrılmaz parçalarıdır. Yusuf Has Hacib’in verdiği öğütler her daim insanlığın işine yarayacak niteliktedir. Onun çizdiği ideal hayat ulaşılmaz değildir. Böyle önemli ve kalıcı bir eseri okuyarak ondan ibret almak, bireylerin sorumluluğudur.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu